PRANAYAMA
PRANAYAMA
‘Nefes tüm varlıkların hayatıdır, bu yüzden ona Sarvayuşa denir, herkese hayat veren.’
Taittiriya Upanishad
SOLUNUM, vücut boşluklarının şekil değişikliğidir. Nefes alma ve verme arasında göğüs ve karın boşluğunun hareketidir. Solunum hızı ile nabız arasında ki ilişki 4 kalp atışı 1 solunumdur.
Yeni doğan bebek: 30-35
2 yaş 25 1 dakikada alınan nefes
Sağlıklı yetişkin :16-20
Nefes, bir alış veriştir. Nefes bir köprüdür. Nefes diğer manyetik alanlarla, var olan herşeyle temastır. Nefes sadece burun ve ciğerle alınmaz. Düşünsel anlamda tüm bedeniniz ile nefes alın. Bilinçli nefes, varlığımıza yaşamak hissini anlatır. İçimizdeki tanrısal ateşi alevlendirir.
Sığ bir nefes sığ bir yaşam demektir. Derin nefesler, derin yaşam demektir.
Doğru nefes burundan alınıp verilendir. Burunun iç yapısı yapışkan bir sıvı ve kıllar içermektedir. Bu ortam aldığımız nefesle ciğerlerimize gidecek olan havanın filtre edilmesini sağlar. Havadaki ttoz ves yapışkan sıvıya v ekıllara yapışarak bir süzgeçten geçer ve ciğerlere öyle ulaşır. Burun içi ortam ile ciğerlerinmizdeki ısı ve nem oranı aynıdır. Bu yüzden burun ciğerlerin içinden geçen havayı ciğerlerin ortamına uyumlar. Ancak burundan nefes alındığında yeterli basınç sağlanıp ciğerlerin bütünü solunuma sokulabilir.
Nefes almak; vücudumuza ve organlaımıza ihtiyaç duydukları oksijeni sağlar,
Vücuddan atılması gereken atık ve toksinleri dışarı atar.
Nefes aldığımızda beyin yaprak gibi öne doğru hareket eder, verdiğimizde gerii gider.Nefes tutulduğunda beyin katılaşır hal böyleyken beden nasıl dinginleşir.Nefes alırak yapılan asanabedensel harekkten ibaret kalır, oysa nefes verilerek yapılan asana diriltici ve organiktir, fizyolojik hareket ve hücresel sağlık kaynağıdır.
Yogiler nefesteki uyum araclığıyla zihni ve yüreği temiz tutmak kaygısındadırlar.
Nefes alış verişiyle omurga öne, arkaya, yukarı ve aşağı doğru enerji kıvılcımları göndererek içimizde ki hayat iksirinin (jivamrtanın) üretimini sağlar.
Nefes alma, benin dış sınırını oluşturan öğelerle temas etme hareketidir; varlığın özü nefesle hareket eder ve bedenin en dıştaki cephesi olan derinin iç katmanına dokunur.Ruhun dışsal yada dışa açılan evrim sürecidir.
Nefes verme ise eve dönüş yolculuğudur; burada içe kıvrılma (ters evrim) söz konusudur; beden, hücreler ve zihin kendi kaynağı olan atmaya(varlığın özüne doğru) ulaşmak için içe hareket eder. Her bireyde görülen bu dışa açılma ve içe kıvrılma süreci PRANAYAMADIR.
Her nefes döngüsünde Tanrı’nın varlığını anlamaya götüren iki yol kat ederiz. O iki yol pravrtti_marga (yaradılış yolu) ve nivritti- marga (vazgeçme yolu). Dışsal yaratım yolu nefes alma (pravritti marga) , içsel vazgeçme yolu,nefes verme(nivritti- marga). Yogiler bu iki hal arasında denge haline ulaşmak üzerine eğitim alırlar. Bu şekilde çalışma ve vazgeçme, genelde alıkoyma , tutma olarak çevrilen kumbhaka uygulamasında uyum içinde bir araya gelir.
PRANAYAMA(yapraklar)
Prana, tüm yaratıcı hayat gücümüzün tezahürü anlamında kullanılır. Prana, enerjidir. Yaşam enerjisi anlamına gelir.
Ayama, yayılma demektir ve sınırlama ile kontrol anlamlarını içerir. Dolayısıyla pranayama “pranayı kontrol teknikleri” anlamına gelmektedir. Pranayama, maddi ile manevi arasındaki köprüdür; bu bakımdan da yoganın eksenini oluşturur.
PRANAYAMANIN AMACI
Sürecin göz önünde canlandırılmasıyla prananın süptil(astral ) enerji bedenine özümsenmesi;
Süptil nadiler aracılığıyla prana akışını arttırmak;
Süptil nadileri fizik bedene bağlayan şakraların çalışması aracılığıyla bu süptil enerjinin fiziksel boyuttaki yaşam enerjine dönüşümü;
Bu enerjinin damarlarda, sinirlerde ve meridyenlerde dolaşımının artması.
PURAKA:NEFES ALMA, dışsal yaratım yolu(pravittri- marga)
RECHAKA: NEFES VERME,içsel vazgeöme yolu(nvritti-marga)
KUMBHAKA: NEFES TUTMA; nefesin aklın ve bedenin tutulmasıdır.
PRANAYAMA UYGULAMASINDA DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR
- İdrar torbası, mide ve bağırsaklar boş olmalıdır.
- Asanalardan sonra fakat meditasyondan önce uygulanmalıdır.
- Pranayama sırasında vücut olabildiğince gevşek ve rahat olamlıdır. Omurga, boyun ve baş dik ve dengede olmalı.
- Nefes, zarar verilmeyecek kadar tutulmalıdır. Nefesin fazla tutulması akciğerlere zarar verebilir.