BİR MEVZUM VAR HAYATLA
Bir dolunay daha geldi geçti...tüm algılar alert, tüm duygular torumar olmuşken insan nereden geldim nerelere gidicem diye sorgulamadan edemiyor. Yoğun bir karamsarlık hali verdi bu Akrep Dolunayı bana. Karanlık geçen bir kışın ardından güneş yine dağların ardından doğuyor diye sevinemedim.Güneş' in pek umruda değil zaten benim sevinmem ya da üzülmem o yapması gerekeni yapıp doğuyor , batıyor. Ben ne duruyorum diye sordum; cevap alamadım. Sen duruyorsun ben ne yapabilirim diyor. dolunay oldu, güneş çıkmadı, kış zoe geçti diye söylenip dururken harekete geömeyen sensin bebeğim diyor. Duruyorum, sanki biri beni ayaklarımdan prangalarla bağlamış gibi duruyorum.er adım için ayağımı attığımda ayaklarım külçe gibi ağırlaşıyor.Korkuyorum o adımı atmaktan, yerime çakılmış bir büst gibi duruyorum. Kendimden korkuyorum ya o adımı attığımda geride kalan için pişman olursam diye korkuyorum. İçim endişeli, kalbim ürekek, kapanmış, çaresiz hissdiyor kendini. Ordan oraya savruluyorç Bir gün öok canlı ve atak oteki gün atalet çökmüş üzerine yorganın altından çıkmak istemeyen bir ruh hali. Hayatı,ilişkileri, dostları, anayı, babayı, kendini sorgular bir hal işte. Kış uykusuna yatınca insanın düşünceler dalacak çok vaktioluyor. Benim kış uykum Ayı yogi'nin kış uykusu gibi olmadı tabi. Kış bitsin Allahım beni uyandır diye eksik niyet ettim, önce zatürreden sonra el bileği kırığından dolayı çiçekler açana kadar tuttu evde Yaradan... Vardır bir hikmeti evde olmanın iöe dönmenin. Eve oturup dışardan bakınca hayata insan sosyal atomundakilerin ne kadarda işine geldiği gibi davrandığını idrak ediyor. Hastalıkta, taşınmada, koca kavgasında yanlarında olduklarım bir bakmışım evde yok gibi davranıyorlar. İnsanın kalbinin içi işte tamda bu yüzden buz kesiyor bence. Önce onların vefasızlığına, kıvırmasına kızıyorsun sonra en çok kendime onları bu alana alıp iöine sokup sardığın için. İnsan dost dediklerini zor gününde tanıyormuş. Tanıdıklarımı sandıklarım meğerse masalmış. Masal Masal içinde hayatlar yaşamışız birlikte. Bir sabah kalkınca masal bitti. Gerçekler bitter çikolata gibi ağzımda bir tat bıraktı. Bitter severmisiniz bilmem? Ben çok severim, kahvenin yanında çok iyi gider. Hayat bir kahveyse bitter tadı verenler arkadaşlardı ve damağımda bırakttıkları tat hiçde sevimli değildi. Bu tadı kendime yıllarca içinde hediye etmiştim. Her hediyenin bir son kullanma tarihi olması gerek. Benimkilerinde son kulllama tarihi çoktan geçmişti. Hepsini çöpe attım(metaforik olarak) duruma ve ilişkilerime bakış aöımı değiştirdim. Herkese eşit mesafede durmanın ve yolculuklarını uzaktan seyeretmenın en iyisi olduğunu anladım. Büyüdüm. Kış mevsimi içimde depremler, erezyonlar yarattın . Sen olamsan ben bu satırları yazamazdım. İyi ki beni uyandırdın.